past event: Ottomans & Europeans: Pasts and Prospectives
Belçika’nın önde gelen sanat kurumlarından biri olan BOZAR’ın liderliğinde, altı sanat kurumunun ortaklığıyla, 4 – 27 Mart 2016 tarihleri arasında MSGSÜ Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi Tek Kubbe Salonu’nda “Osmanlılar ve Avrupalılar: Geçmiş Zamanlar ve Olasılıklar” başlıklı bir sergi gerçekleştiriliyor.
Avrupa Birliği Kültür Programı’nın desteğiyle, BOZAR’ın liderliğinde yürütülen Osmanlılar ve Avrupalılar: 500 Yıllık Kültürel İlişkiler Üstüne Düşünmek adlı projenin İstanbul ayağı olarak gerçekleştirilecek serginin küratörlüğünü Beral Madra üstleniyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı ve Cittadellarte-Pistoletto Foundation ortaklığıyla düzenlenecek sergi ücretsizolarak gezilebilecek. Sergide Erol Eskici, Leone Contini, Eda Gecikmez, Mary Zygouri,Driant Zeneli ve Naci Güneş Güven’in çalışmaları yer alacak.
(Please scroll down for English.)
OSMANLILAR VE AVRUPALILAR: GEÇMİŞ ZAMANLAR VE OLASILIKLAR
500 Yıllık Kültürel İlişkiler Üstüne Düşünmek Beral Madra Osmanlılar ve Avrupalılar: Geçmiş Zamanlar ve Olasılıklar sergisi, Brüksel’deki BOZAR Güzel Sanatlar Merkezi’nin liderliğinde yürütülen Osmanlılar ve Avrupalılar: 500 Yıllık Kültürel İlişkiler Üstüne Düşünmek adlı projenin İstanbul sunumu olarak, Cittadellarte-Pistoletto Vakfı ve İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) ortaklığıyla gerçekleştiriliyor. Sergide, sanatçılar Leone Contini, Erol Eskici, Eda Gecikmez, Naci Güneş Güven, Driant Zenelli ve Mary Zygouri, 29 Haziran-17 Temmuz 2015 tarihlerinde konuk sanatçı olarak yaşadıkları ve çalıştıkları Biella’daki Cittadellarte-Pistoletto Vakfı’nda tohumları atılan eserlerinin ilk sunumlarını yapıyor. Gülçin Aksoy, Ergin Çavuşoğlu, Güven İncirlioğlu, Adrian Paci ve Michelangelo Pistoletto bu çalışma sürecine düşünce, bilgi ve deneyimleriyle katkı sağladılar. Sanatçıların ikinci buluşması 1-3 Ekim 2015’de İstanbul’da düzenlendi. Bu konuk sanatçı programı, Paolo Naldini, Juan Sandoval, Cecilia Guida ve benim dâhil olduğum bir küratöryel ekiple gerçekleştirildi. Serginin küratörlüğünü ise Juan Sandoval ile birlikte üstleniyoruz. Projenin Biella’daki konuk sanatçı bölümü, Ortadoğu, Doğu ve Güney Akdeniz siyasal coğrafyasında sürmekte olan savaş, terör, derin toplumsal ve ekonomik bunalım ve kitlesel mülteci krizi sırasında yapıldı. Buluşmanın ön amacı, BOZAR’daki tarihsel sergiye ilişkin olarak Avrupa Birliği ve bölgedeki stratejik ülke Türkiye’nin çağdaş sanatçıları arasında sanatsal ve yaratıcı ilişkileri güncelleştirmekti; ancak sürmekte olan kriz bağlamında konuşma ve tartışmaların tarihsel, siyasal, ekonomik ve kültürel içerikleri genişledi ve karmaşıklaştı. Osmanlılar ve Avrupalılar başlığına bağlı olarak tarihsel kazanımlar, kayıplar ve Avrupa ile Türkiye arasında günümüzdeki kültür alış-verişini etkilediği varsayılan tarihsel kültür ilişkileri üstüne düşünmeye davet edilen sanatçılar, ilginç ve kışkırtıcı sonuçlar alacaklarını tahmin edebiliyordu; ama hemen sonra daha kuşkucu ve muhalif de oldular. Sık sık sorular sordular: “Biz Osmanlı mıyız?”, “Biz Avrupalı mıyız?”, “Biz tarihçi miyiz?”, “Bu özgül tarih çağdaş sanat söylemleri ve pratiği açısından ne kadar geçerlidir?” Bu ağır ve karmaşık belleği ayrıntılı olarak tartıştılar ve her an duyumlu ve sorumlu bir yaklaşımla sürdürülebilir güncel ilişkiler için yeni iletişim ve işbirliği yolları aradılar. Sergideki yapıtlar bu tartışmalar ve diyaloglar içinden doğdu. Türkiye’den ve Avrupa’dan sergiye katılan sanatçılar için düşüncelerini sanat yapıtı aracılığıyla topluma ulaştırmak –diğer yararlı özelliklerinden önce– demokrasiye, ifade özgürlüğüne ve insan haklarına katkı anlamına geliyor. Michelangelo Pistoletto’nun Unidee (Fikirler Üniversitesi) manifestosunun koruma kalkanının altında bu proje, sanatçıların var olan kültürel ve toplumsal-siyasal ortam ve sorunlar üstüne düşüncelerini yaymak için verimli bir çalışma oluşturuyor. Çalışma bilgi paylaşma, yorumlama ve besleyici işbirliğine dayandığı için de bu sergideki sonuç beklenenden çok daha değerli oluyor.
OTTOMANS AND EUROPEANS: PASTS AND PROSPECTIVES
Reflecting on Five Centuries of Cultural Relations Beral Madra Ottomans and Europeans: Pasts and Prospectives exhibition is realised as the Istanbul presentation of the Ottomans and Europeans: Reflecting on Five Centuries of Cultural Relations project led by BOZAR Centre for Fine Arts (Brussels), and in partnership with Cittadellarte-Pistoletto Foundation and Istanbul Foundation for Culture and Arts (İKSV). In the exhibition, artists Leone Contini, Erol Eskici, Eda Gecikmez, Naci Güneş Güven, Driant Zeneli and Mary Zygouri present their works that were conceived 29 June-27 July, during the artist residency program in Cittadellarte-Pistoletto Foundation in Biella, with the theoretical collaboration and dialogue with senior participants Gülçin Aksoy, Ergin Çavuşoğlu, Güven İncirlioğlu, Adrian Paci and Michelangelo Pistoletto. The second meeting of the artists was held 1-3 October in Istanbul. The residency program was curated and coordinated by a curatorial team composed of Paolo Naldini, Juan Sandoval, Cecilia Guida and myself, while we co-curated the exhibition with Juan Sandoval. The residency phase of the project progressed in Biella during the ongoing wars, terror, deep social and economic unrest and massive refugee crisis in the Middle East, East and South Mediterranean geo-political context. The initial aim of the project, related to the historical exhibition in BOZAR, had the intention to up-date the artistic and creative relationship between the contemporary artists of the European Union and Turkey; however under the circumstances of the ongoing crisis, the content of the dialogues and discussions expanded to political, economic and cultural contexts, and became more complex. Invited with the expectation to reflect on historical endeavours and fault-lines, the impact of historical cultural exchange on the present cultural interaction between Europe and Turkey –as suggested by the title Ottomans and Europeans– the artists could estimate interesting and provocative results, but soon they also grew sceptical and dissident. They frequently asked the questions: ‘Are we Ottomans?’, ‘Are we Europeans?’, ‘Are we historians?’ or ‘Is this particular history relevant in contemporary art discourse and art-making?’ They extensively discussed the values of this heavy and complex memory, and thought with sensibility and responsibility on new ways of communication and collaboration for a sustainable cultural relationship. The works in the exhibition are conceived from these encounters and dialogues. For the artists from Turkey and Europe, extending their individual ideas to the public through the artworks is –before all other benefits– a contribution to democracy, freedom of expression and human rights. Under the aegis of Michelangelo Pistoletto’s Unidee (University of Ideas) manifestation, this project will present an expedient ground for expanding and complementing the opinion of the artists about the existing cultural and socio-political context and problems. As it is based on shared information, interpretation and substantial collaboration, the outcome of the project is much more valuable than expected.
(Please scroll down for English.)
OSMANLILAR VE AVRUPALILAR: GEÇMİŞ ZAMANLAR VE OLASILIKLAR
500 Yıllık Kültürel İlişkiler Üstüne Düşünmek Beral Madra Osmanlılar ve Avrupalılar: Geçmiş Zamanlar ve Olasılıklar sergisi, Brüksel’deki BOZAR Güzel Sanatlar Merkezi’nin liderliğinde yürütülen Osmanlılar ve Avrupalılar: 500 Yıllık Kültürel İlişkiler Üstüne Düşünmek adlı projenin İstanbul sunumu olarak, Cittadellarte-Pistoletto Vakfı ve İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) ortaklığıyla gerçekleştiriliyor. Sergide, sanatçılar Leone Contini, Erol Eskici, Eda Gecikmez, Naci Güneş Güven, Driant Zenelli ve Mary Zygouri, 29 Haziran-17 Temmuz 2015 tarihlerinde konuk sanatçı olarak yaşadıkları ve çalıştıkları Biella’daki Cittadellarte-Pistoletto Vakfı’nda tohumları atılan eserlerinin ilk sunumlarını yapıyor. Gülçin Aksoy, Ergin Çavuşoğlu, Güven İncirlioğlu, Adrian Paci ve Michelangelo Pistoletto bu çalışma sürecine düşünce, bilgi ve deneyimleriyle katkı sağladılar. Sanatçıların ikinci buluşması 1-3 Ekim 2015’de İstanbul’da düzenlendi. Bu konuk sanatçı programı, Paolo Naldini, Juan Sandoval, Cecilia Guida ve benim dâhil olduğum bir küratöryel ekiple gerçekleştirildi. Serginin küratörlüğünü ise Juan Sandoval ile birlikte üstleniyoruz. Projenin Biella’daki konuk sanatçı bölümü, Ortadoğu, Doğu ve Güney Akdeniz siyasal coğrafyasında sürmekte olan savaş, terör, derin toplumsal ve ekonomik bunalım ve kitlesel mülteci krizi sırasında yapıldı. Buluşmanın ön amacı, BOZAR’daki tarihsel sergiye ilişkin olarak Avrupa Birliği ve bölgedeki stratejik ülke Türkiye’nin çağdaş sanatçıları arasında sanatsal ve yaratıcı ilişkileri güncelleştirmekti; ancak sürmekte olan kriz bağlamında konuşma ve tartışmaların tarihsel, siyasal, ekonomik ve kültürel içerikleri genişledi ve karmaşıklaştı. Osmanlılar ve Avrupalılar başlığına bağlı olarak tarihsel kazanımlar, kayıplar ve Avrupa ile Türkiye arasında günümüzdeki kültür alış-verişini etkilediği varsayılan tarihsel kültür ilişkileri üstüne düşünmeye davet edilen sanatçılar, ilginç ve kışkırtıcı sonuçlar alacaklarını tahmin edebiliyordu; ama hemen sonra daha kuşkucu ve muhalif de oldular. Sık sık sorular sordular: “Biz Osmanlı mıyız?”, “Biz Avrupalı mıyız?”, “Biz tarihçi miyiz?”, “Bu özgül tarih çağdaş sanat söylemleri ve pratiği açısından ne kadar geçerlidir?” Bu ağır ve karmaşık belleği ayrıntılı olarak tartıştılar ve her an duyumlu ve sorumlu bir yaklaşımla sürdürülebilir güncel ilişkiler için yeni iletişim ve işbirliği yolları aradılar. Sergideki yapıtlar bu tartışmalar ve diyaloglar içinden doğdu. Türkiye’den ve Avrupa’dan sergiye katılan sanatçılar için düşüncelerini sanat yapıtı aracılığıyla topluma ulaştırmak –diğer yararlı özelliklerinden önce– demokrasiye, ifade özgürlüğüne ve insan haklarına katkı anlamına geliyor. Michelangelo Pistoletto’nun Unidee (Fikirler Üniversitesi) manifestosunun koruma kalkanının altında bu proje, sanatçıların var olan kültürel ve toplumsal-siyasal ortam ve sorunlar üstüne düşüncelerini yaymak için verimli bir çalışma oluşturuyor. Çalışma bilgi paylaşma, yorumlama ve besleyici işbirliğine dayandığı için de bu sergideki sonuç beklenenden çok daha değerli oluyor.
OTTOMANS AND EUROPEANS: PASTS AND PROSPECTIVES
Reflecting on Five Centuries of Cultural Relations Beral Madra Ottomans and Europeans: Pasts and Prospectives exhibition is realised as the Istanbul presentation of the Ottomans and Europeans: Reflecting on Five Centuries of Cultural Relations project led by BOZAR Centre for Fine Arts (Brussels), and in partnership with Cittadellarte-Pistoletto Foundation and Istanbul Foundation for Culture and Arts (İKSV). In the exhibition, artists Leone Contini, Erol Eskici, Eda Gecikmez, Naci Güneş Güven, Driant Zeneli and Mary Zygouri present their works that were conceived 29 June-27 July, during the artist residency program in Cittadellarte-Pistoletto Foundation in Biella, with the theoretical collaboration and dialogue with senior participants Gülçin Aksoy, Ergin Çavuşoğlu, Güven İncirlioğlu, Adrian Paci and Michelangelo Pistoletto. The second meeting of the artists was held 1-3 October in Istanbul. The residency program was curated and coordinated by a curatorial team composed of Paolo Naldini, Juan Sandoval, Cecilia Guida and myself, while we co-curated the exhibition with Juan Sandoval. The residency phase of the project progressed in Biella during the ongoing wars, terror, deep social and economic unrest and massive refugee crisis in the Middle East, East and South Mediterranean geo-political context. The initial aim of the project, related to the historical exhibition in BOZAR, had the intention to up-date the artistic and creative relationship between the contemporary artists of the European Union and Turkey; however under the circumstances of the ongoing crisis, the content of the dialogues and discussions expanded to political, economic and cultural contexts, and became more complex. Invited with the expectation to reflect on historical endeavours and fault-lines, the impact of historical cultural exchange on the present cultural interaction between Europe and Turkey –as suggested by the title Ottomans and Europeans– the artists could estimate interesting and provocative results, but soon they also grew sceptical and dissident. They frequently asked the questions: ‘Are we Ottomans?’, ‘Are we Europeans?’, ‘Are we historians?’ or ‘Is this particular history relevant in contemporary art discourse and art-making?’ They extensively discussed the values of this heavy and complex memory, and thought with sensibility and responsibility on new ways of communication and collaboration for a sustainable cultural relationship. The works in the exhibition are conceived from these encounters and dialogues. For the artists from Turkey and Europe, extending their individual ideas to the public through the artworks is –before all other benefits– a contribution to democracy, freedom of expression and human rights. Under the aegis of Michelangelo Pistoletto’s Unidee (University of Ideas) manifestation, this project will present an expedient ground for expanding and complementing the opinion of the artists about the existing cultural and socio-political context and problems. As it is based on shared information, interpretation and substantial collaboration, the outcome of the project is much more valuable than expected.